Dünyanın en eski kült alanı Göbeklitepe’yi hemen hemen herkes duymuştur fakat pek azımız onun hakkında bilgi sahibiyizdir. Peki keşfedilme hikayesini bilen var mı? Keşfi ile, bilinen tüm insanlık tarihini değiştiren bu kült alanının ilginç bir keşif hikayesi var.

“Her şey 1983 yılında sıradan bir günde tarlasını sürmekte olan bir çiftçinin tarlasında bulduğu oymalı taşı Urfa Müzesi’ne götürmesiyle başlar. Müze müdürü tarafından sıradan bir arkeolojik buluntu olarak görülen eser depoya kaldırılır. Uzun süre kimsenin dikkatini çekmeyen eser 1993 yılında Urfa Müzesi Müdürü Adnan Mısır tarafından Ord. Prof. Dr. Harald
Hauptmann’a gösterilir. Hauptmann o yıllarda yine Urfa’da Nevali Çori’de kazı çalışmalarında birlikte çalıştığı Alman Arkeolog Klaus Schmidt’i müzeye çağırır. Eseri inceledikten sonra bunun Nevali Çori’de buldukları eserlere benzediğini fark ederler. Hauptmann eserin bulunduğu yeri incelemesi için Schmidt’i görevlendirir. Fakat ortada bir sorun vardır. Eserin çıkarıldığı yeri kimse bilmemektedir. Kaderin bir cilvesi olsa gerek Nevali Çori kazılarına ekibi taşıyan servisin şoförü arazi sahibinin yeğenidir ve ekibi tarlanın sahibi Şavak Yıldız’ın yanına götürür. Schmidt bu ilk ziyarette çakmaktaşı aletlerle dolu bir tepe görür. Ayrıca T biçimli bir dikilitaşın baş kısmı ile de karşılaşmıştır. Bundan sonra birkaç kez daha alana giden Schmidt hayatının en önemli kararını verir. Hayatının sonuna kadar burada çalışacaktır. İlk kazılar 1995’te başlar. Ne yazık ki bu kazı döneminde istenilen buluntular elde edilememiştir. 1996 yılında ikinci kazı döneminde tarla sahibi tarafından iki dikilitaşın baş kısımlarının tarla sürülmesine engel oluyor diye kırılması üzerine  tarla sahibi ile anlaşma yapılır ve tarım faaliyeti durdurulur. Kazılar bu iki dikilitaşın olduğu yerden devam eder ve kazı ekibini en çok mutlu eden buluntulara işte burada rastlanır 🙂 “

Not: Keşif hikayesi Kerim Kuvetli’nin “Anadolu’nun Sırları” isimli kitabından kısaltılarak alınmıştır.
O kadar güzel anlatmış ki değiştirme ve yorumlama ihtiyacı duymadım.