Sevgili dostlar rotayı bu sefer Güneydoğu’ya, Nemrut’u görmeye giderken aynı yol üzerinde mutlaka uğramanız gereken muhteşem bir tarihi zenginliğe, Arsemia Antik Kenti’ne kıralım.
Hemen hemen herkes Nemrut’u duymuştur. Çoğumuz Kommagene Krallığı’nın o görkemli mirasını görmenin, o olağanüstü gün doğumu ya da gün batımı deneyimlerini yerinde yaşamamın hayalini kurar. Hatta bölgeye sadece Nemrut’u görmek için gider geliriz. Oysa pek azımız aynı güzergah üzerinde o dönemlerden günümüze kadar ulaşmış mutlaka görülmesi, tanınması gereken bir çok önemli tarihi eserin var olduğunu bilir. İşte, arabayla Nemrut’a doğru ağır ağır ilerlerken yaklaşık 15 km kala sol tarafta görebileceğiniz Arsemia Antik Kenti de bunlardan sadece biri.
Arsemia, sarp bir kayalık üzerine konumlanmış, Kommagene’nin yazlık başkenti ve yönetim merkezi. Kente tören yolu da denilen dar bir patikadan çıkılıyor. Muhteşem bir manzara eşliğinde ilerleyen yolda ilk olarak karşımıza Tanrı Mithras Kaidesi, daha sonra Kral I.Antiochus ve Babası Mithridates’in yer aldığı steller çıkıyor. Vadiye doğru bakan stellerin arka yüzündeki yazıtlar bugün bile okunabiliyor.(Foto2,3,4,5) Hemen yukarıda ise Tapınak olarak adlandırılan ve içerisinde mezar odası bulunan bir kaya bloğu yer alıyor.
Yukarı doğru çıkmaya devam ettiğimizde ise esas bölüme geliyoruz. Bu alanda bizi Anadolu’nun Grekçe yazılmış en uzun yazıtı karşılıyor. Yazıtta kente ve I.Antiochus dönemine dair pek çok önemli bilgi yer alıyor. Yazıtın hemen altında ise yaklaşık 160 metre uzunluğunda bir tünel var. (Foto6,7,8)
Yine bu alanda görebileceğiniz Kral I.Antiochus’un ve Herakles’in (Herkül) el sıkışması sahnesini gösteren kabartma ise olayı zirveye çıkarıyor.(foto9) Sol tarafta sivri kral tacı ve gösterişli kıyafetleri ile I.Antiochus tasvir edilirken, Yunan ve Roma mitolojisinin ünlü yarı tanrısı Herakles/Herkül çıplak ve elinde sopası ile betimlenmiş. Bu kabartma Herkül ile aynı boyda tasvir edilen Kral Antichous’un egosunu ve Doğu’nun Batı’ya karşı izlediği barışçıl politikayı yansıtıyor diyebiliriz.
Kentin tepe noktasında ise son olarak bugün pek bir kalıntısı kalmayan fakat muazzam bir manzaraya sahip kralın yazlık sarayı yer alıyor.
Arsemia Antik Kenti, Nemrut’u görmeye gelirken rotaya eklemeniz ve mutlaka görmeniz gereken ülkenin en özel tarihi yerlerinden biri. Kommagene, bütün zenginliğiyle Güney’de gezilmeyi ve keşfedilmeyi bekliyor. Fazla gecikmeyin 🙂