Sevgili dostlar, bu yazki turlarımızın en önemli duraklarından biri de Hitit İmparatorluğu’nun kalbi, Hattuşa Antik Kenti ve Yazılıkaya’ydı. Buraları ilk olarak lise çağlarımda, babamın sayesinde görmüştüm. Anadolu’nun dört bir köşesini yıllardır büyük bir merakla geziyorsam, burası o tohumların atıldığı ilk özel yerlerden birisiydi diyebilirim. Yıllar sonra ise buraları yine birlikte görmek bizim için çok daha anlamlı oldu 🙂

Yazılıkaya; başkent Hattuşa’nın yaklaşık 2 km dışında yer alan, yüksek kayalıkların arasına saklanmış bir tapınak. Tapınak A ve B bölümlerinden oluşuyor. Her iki bölümde de kayalara büyük bir özenle işlenmiş Kral, Tanrı ve Tanrıça kabartmalarını rahatlıkla görebiliyoruz. Özellikle “Büyük Galeri” olarak adlandırılan A bölümündeki ambiyans oldukça etkileyici. B bölümü ise girişinden itibaren daha dar bir yapıya sahip.

Hitit dini, duvardaki Tanrı ve Tanrıça tasvirlerinin çokluğundan anlaşılacağı üzere çoktanrılı bir yapıya sahipti. Dolayısıyla burası bir panteon yani bütün tanrıları kapsayan kutsal bir alan. Çok detaya girmeden kabartmalar hakkındakısaca bilgi vereyim. İlk 5 fotoğraf A bölümünden, diğer 4 fotoğraf ise B bölümünden. 3. fotoğrafta yer alan kabartmada Fırtına Tanrısı
Teşup ile Güneş Tanrıçası Hepat’ın karşılaşmasını görüyoruz. 4. fotoğraftaki kabartma ise Kral IV. Tuthaliya’ya ait. 7.fotoğraf B bölümünden.Soldaki büyük kabartma Kılıç Tanrısı ya da Yeraltı tanrısı Nergal betimidir. Burada dik duran bir kılıç tasviri görülmektedir. 8.fotoğrafta Tanrı Şarumma’nın, IV. Tuthaliya’ya sarılarak kılavuzluk etmesi sahnesi yer almaktadır.  Son fotoğraftaki kabartma ise 12 Yeraltı Tanrısını göstermekte.

Yazılıkaya, Hititlerden günümüze kalan en önemli kültürel miraslardan birisi. Bu değerli mirasa yakından tanıklık etmek adına siz de mutlaka görmeli ve tarihi hissetmelisiniz 🙂