Sevgili dostlar, rotayı kadim kent Hatay’a çeviriyor ve yaklaşık iki bin yıl geriye giderek Antik Roma’nın izlerini bu sefer en güneyde takip ediyoruz.  Geçtiğimiz yarı yıl tatilinde 2 gün boyunca Hatay’ın hem kültürel hazinelerini keşfettik hem de “Yollar ve Anadolu” için çok güzel çekimler aldık.

Özellikle tarihi Titus Tüneli hem muhteşem doğasıyla hem de tarihi derinliğiyle bizi çok etkiledi diyebilirim. Birkaç gün önce Youtube kanalımda Titus Tüneli’ni “Yollar ve Anadolu” serisinin ikinci bölümü olarak yayımladık. Belgesel niteliğinde hazırladığımız video, daha önce tüneli görmemiş olanlar için önemli bir kaynak oluşturacaktır. Videonun linkini yazının sonunda paylaşacağım. Mutlaka izleyin.

Titus Tüneli, Hatay’ın Samandağ ilçesinde yer alıyor. Araba ile ulaşımı oldukça kolay. Arabayı park ettikten sonra yaklaşık 10-15 dakikalık doğa içerisinde harika bir yürüyüşle girişe ulaşıyorsunuz. Öncelikle tünelin giriş kısmında sizi küçük ve tatlı bir Antik Roma Köprüsü karşılıyor. Hemen yanından akan suyun ve ağaçların oluşturduğu atmosfer insanda daha ilk baştan çok özel bir yere geldiği hissi uyandırmaya yetiyor. Daha sonra tahta bir platformdan tünele yavaş yavaş giriyorsunuz.  Artık yaklaşık 1380 metre uzunluğu, 7 metre yüksekliği ve 6 metre genişliğiyle, dünyanın elle açılmış en büyük tarihi tünelinin içerisindesiniz 😊

Daha önceden sosyal medyada fotoğraflarını görmüş olsam da tünelin bu kadar görkemli ve etkileyici olacağını hiç düşünmemiştim açıkçası. Bir süre kuş sesleri arasında tünelin gökyüzüne doğru uzanan binlerce yıllık devasa duvarlarını inceledim ve böyle bir tarihi zenginliğe sahip olduğumuz için ne kadar şanslı olduğumuzu düşündüm. Gerçekten de bizler bu topraklarda çok büyük bir kültürün mirasçılarıyız.

Antik Roma Dönemi’ne tarihlenen tünelin yapımı, İ.S 69 yılında Roma İmp. Vespasian’ın emriyle başlamış ve İ.S.81 yılında halefi ve oğlu Titus tarafından bitirilmiş. Tünelin açılma sebebi ise dağdan inen sel sularının kenti ve limanı tehdit etmesinden ötürü, su yolunun değiştirilmek istenmesi.  Yaklaşık bin esirin çekiç ve murç yardımıyla dağı oyarak şekillendirdiği tünel şüphesiz ülkenin en özel yerlerinden biri. Bugün bile o devasa duvarlarda çekiç izlerini görmek mümkün. Tünelin çıkışında ise sizi bir antik dönem yazısı karşılıyor. Yazıtta “Vespasian” yazısını okumak mümkün.

Tüneli gezmeye gelmeden önce rahat edebileceğiniz doğaya uygun bir ayakkabı giymenizi tavsiye ederim. Bazı yerlerde yürümek zor olabiliyor. Yaklaşık iki saatlik bir gezinin ve çekimin ardından içimde hem uzun zamandır görmek istediğim bir yeri görmüş olmanın huzuru hem de tarihin kalbinde zamanı hissetmenin heyecanıyla tünelden ayrılıyorum. İlk fırsatta yeniden burayı görmeye geleceğim.

Siz de mutlaka rotaya Titus Tüneli’ni eklemeli ve en kısa zamanda burayı görmelisiniz.


Titus Tüneli videosu:
https://www.youtube.com/watch?v=4DuP3S1o2wI